WhatsApp
Facebook
Instagram
YouTube
LinkedIn
Twitter
Google
Mail
Call Now
  • info@selcukgozcu.com
  • 0212 963 35 77

Bel Fıtığında Diskektomi ve Mikrodiskektomi Tedavisi

Erişkinlerin büyük kısmı hayatlarının bir döneminde bir kez de olsa bel ağrısından yakınıyor. Bel fıtığı, genelde 30-60 yaş arasındaki erişkin grupta sık görülmesine rağmen, hemen her yaşta ortaya çıkabiliyor. Bel fıtığının özellikle görüldüğü bir gruptan ziyade, bel fıtığına yol açabilecek risk faktörler önemli. Medicana Bahçelievler Hastanesi Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Selçuk Gözcü bel fıtıklarına olan yaklaşımları ve risk faktörleri hakkında bilgi verdi. Op. Dr. Gözcü bel fıtığında ‘Diskektomi ve Mikrodiskektomi Tedavisi’ konusunda açıklamalar yaptı.
Diskektomi, bel fıtıklarında kullanılan en yaygın cerrahi tedavi olduğunu söyleyen Op. Dr. Gözcü, ”Omurlar arası diskler, omurganın kemikleri arasında bulunan ve omurları birleştiren, omurlara sıkıca yapışık maddelerdir. Diskin ‘anulusfibrosus’ denilen dış yüzeyi yaşa ve zedelenmelere bağlı olarak güçsüzleştiğinde yırtılmalar meydana gelir. Diskin kayması, sarkması ve bombeleşmesine fıtıklaşma denir. Taşmış disk sinir kökünü sıkıştırabilir ya da zedeleyebilir, sonuçta tek veya her iki bacağa yansıyan ağrıya, etkilediği sinir kökü veya sinir köklerine bağlı olarak güç kaybı ve uyuşukluğa neden olabilir. Diskektomi, fıtıklaşmış disk parçalarını ve bozulan kısımlarını çıkarmak, böylece sinir kökündeki baskıyı hafifletmek ve ağrıyı dindirmek için yapılır. Şayet ayakta veya bacakta güç kaybı olması idrar tutamama gibi bulguların olması acil cerrahi gerektiren durumlardır” dedi.

”Mikrodiskektomi ile sinir zedelenmesi ihtimali oldukça düşüktür”

Mikrodiskektomi, açık fıtık ameliyatına göre daha küçük cilt kesisi (1.5-2 cm) ile yapıldığını ifade eden Op. Dr. Gözcü, ”Kas dokusu çok az sıyrılır, daha az kemik alınır. Mikrodiskektomi mikroskop ve mikrocerrahi aletler kullanılarak yapıldığı için sinir zedelenme ihtimali oldukça düşüktür. Cerrahi sonrası hasta daha çabuk işe döner. Bel fıtığında tüm hastalar açık diskektomi işlemine aday değildir. Çoğu insanda dinlenme, fizik tedavi, analjezik- antiinflamatuvar kullanımı ve epiduralenjeksiyonlar gibi konservatif tedavilerle ağrı hafiflemesi görülebilir. Fakat bazen ağrılar bu tür tedavilere yanıt vermez ve cerrahi müdahaleler gerekebilir. Bel ya da bacak ağrıları konservatif tedavilere cevap vermez ve 4-6 hafta veya daha uzun sürerse hekimler, ağrının kaynağını tespit etmek için tanı koyucu testler isteyebilirler. Disk hernisi tanısı doğrulanırsa açık diskektomi veya mikrodiskektomi tavsiye edilebilir. Bazı disk hernileri endoskopik olarak, daha küçük bir insizyondan, özel aletler kullanılarak lokal anestezi altında çıkarılabilir. Fakat açık diskektomi veya mikrodiskektomi, diskin taşmasının belirginleşmesi veya diskin kopması sonucu çok fazla ağrı ve güçsüzlüğe neden olabileceğinden disk hernisinin cerrahi tedavisi için hala ‘altın standart’ olarak kabul edilmektedir. Açık diskektomi cerrahın, cerrahi bölgeyi en iyi şekilde görebilmesine ve keşfetmesine olanak sağlar” şeklinde konuştu.

Ameliyattan sonra hastaların durumu

Ameliyat sonrası hastaları neyin beklediği konusunda bilgilendiren Op. Dr. Gözcü, ”Cerrahiden sonra ameliyat bölgesinde hafif ağrı hissedebilirsiniz. Doktorunuz ameliyat sonrası sürecinizi kolaylaştırmak için ağrı tedavisi düzenleyebilir. Derin nefes alma tekniklerini öğreneceksiniz ve genel anestezi sebebiyle oluşabilecek sekresyonları akciğerlerinizden atmak için öksürmeniz istenecek. Anestezinin etkisi geçtikten 6 saat sonra yürüyebilirsiniz”dedi.

”Doktor izni olmadan araba kullanmayın”

Doktor izni olmadan araba kullanılmaması konusunda uyaran Op. Dr. Gözcü, ”Cerrahiden sonraki ilk 4 hafta içinde uzun süre oturmamak, 5 kilogramdan ağır nesneleri kaldırmamak, aşırı eğilmemek ve gerilmemek gibi bazı kısıtlamalar getirilebilir. Ayrıca doktorunuz izin verene kadar otomobil kullanmayı denememelisiniz. Yürüyüş deneyeceğiniz ilk fiziksel aktivitedir. Yürüyüş, ameliyat bölgesindeki doku yaraları riskini azaltacağı gibi omurganın hareket yeteneğini de sürdürmesine olanak sağlayacaktır. Birkaç hafta içinde bisiklet kullanmanıza ve yüzmenize de izin verilebilir. Düzgün fiziksel terapi, iyileşmenizi en üst düzeye çıkarabilir. Fiziksel uğraş gerektirmeyen meslekte çalışanlar 2-4 haftada veya daha az bir zamanda işlerine dönebilirler. Ağır kaldırma veya kuvvetli titreşimli makineleri kontrol etmekle ilgili mesleklerle uğraşanlar geri dönebilmek için cerrahiden sonraki 6-8 hafta beklemek zorunda kalabilirler. Fizik tedavinin iyileşmenizde büyük rolü vardır” şeklinde konuştu.

Diskektomi tedavisinin başarı durumu

Diskektomi tedavisinin başarı durumunu değerlendiren Op. Dr. Gözcü, ”Tıbbi çalışmalar, açık diskektomi tedavisini gerektiren durumlarda yüzde 80-90 başarı olduğunu göstermiştir. Mikrodiskektomide bu oran biraz daha yüksektir. Çalışmalara göre, radiküler ağrıları (bu bacaklara yayılan ağrıdır) olanlar, bel ağrıları şikayetiyle açık diskektomi olanlardan daha fazla yarar görülmüştür. Etkinliği yükseltmek için, açık diskektomi ısrarlı, şiddetli kalça ve bacak ağrıları veya güçsüzlükleri yaşayan insanlar için uygundur. Bel veya bacak ağrılarınız bu seviyede değilse açık diskektomi sizin için tavsiye edilebilir bir yöntem olmayabilir, o zaman konservatif tedavilerle veya daha az invazivterapilerle iyi olabilirsiniz” ifadelerini kullandı.

Kaynak: zafergazetesi